1777 senesinde Bitlisin Mutki ilçesinde (Merment köyü de denilir) dünya ile en uzun münasebeti olacak çocuk dünyaya gelmişti. Zaro…

Doğduğunda Tahtta 1. Abdülhamit vardır. 18 Yaşında İstanbul’ a gelen Zaro Ağa yeniçeri ocağına katılır. Cezzar Ahmet paşa komutasında Akka Kalesinde Napoleon’ a karşı savaşan Zaro Ağa’nın dikkat çeken boyu ve kuvveti sarayda görevlendirilmesine yaramıştır. Yeniçeri ocağının kaldırılmasıyla yeniçeriler kılıçtan geçirilirken Zaro Ağa Ayasofya Camii altında ki zindanlara saklanarak kurtulmuştur.

3.Selim döneminde Nizamı Cedid için yapılan Selimiye Kışlasının yapımında çalışmıştır. Bu yapının yanında Ortaköy Camii ve Tophane’ de ki Nusretiye Camii İnşaatlarında çalışmıştır Zaro ağa. Tophane’ de hamallık işi ile uğraşan Zaro Ağa ermeni hamallarla aralarında mücadele olan Kürt hamalları teşkilatlayarak başlarına geçmiş ve iskelelerden pay almıştır.

1828′ de Ruslarla yapılan savaşa aşireti olan Mutkili Şerif Mirza aşiretiyle katılıp bacağından yaralanmış ve iki sene sonra tekrar İstanbul’a döner.

Zaro Ağanın ilk modellik dönemi ilk kadın ressamımız Mihri Müşfik hanım ile başlar. Sanayi-i Nefise’ de kız öğrencilere erkek model kullanmaları yasak olduğundan çeşitli yollar arayan Müşfik Hanım’a  maarif nazırı Şükrü Bey bir şart koşar, mektebe gelecek olan erkek yaşlı olmalıdır, kızların nefsine hitap edecek fiziği olmayan biri olmalıdır. Bu şartlara uyan Zaro Ağa modelliğe başlar. Ancak birkaç gün sonra gelmez olur ve sorduklarında şu cevabı verir:

“Kızlar hep bana bakıyor, gözlerini benden ayırmıyorlar. Üstelik bir çubuk ( kalem) alıyor, onu uzatıyorlar” , “Aha biyle biyle göz kırpiylar. Sonra başımı, yanağımi okşiylar. Buraya bah, beri bah dirler. Hangisine bahayım bilmirem, hepsi de huriler gibi, bir-iki dene olsa neyse. Emme ben bu kadar kızı nideyim, aha da gelmem vallah!..”

Ülkemiz 1929 yılına geldiğine Türkiye büyük buhranın pençesindedir ve yerli mallarının kullanılmasını özendirmek isteyen Milli İktisat ve Tasarruf Cemiyeti Zaro Ağayı kullanarak yerli fındık, üzüm, tütün ve zeytinyağı kullanılırsa Zaro Ağa gibi uzun yaşayabileceklerini işler. Zaro ağa ilk reklam yıldızı da olmuştur. Bunun öncesinde Avrupayı gezen Zaro Ağa herkesin ilgisini çekmektedir. Bu nam Amerika’ ya kadar ulaşır ve kazanç vaadiyle Zaro Ağa Amerika’ ya götürülür. 153 yaşında olan Zaro Ağa ile fotoğraf çektirmek 10 dolar el sıkışmak öpmek ise 15 dolardır. Amerikalılar Zaro Ağanın bu yaşta çok dinç bir vücuda sahip olduğunu ve çapkın olduğunu belirtirler. Zaro ağa en yüksek binaya çıkartılarak Amerika için dua etmesi istenir. Bu ülkede bilinmeyen bir kaza geçiren Zaro Ağa Hafızasını kaybeder.

10 ay kadar süren Abd macerası ardından geri dönen Zaro Ağa Eşinin öldüğünü öğrenir ve köşesine çekilir.

Zaro Ağa bu uzun yaşamında 6 savaşa katılmıştır,

1.Abdülhamit

3.Selim

4.Mustafa

2.Mahmut

Abdülmecid

Abdülaziz

5.Murat

2.Abdülhamit

Mehmet Reşad

Vahdettin Gördüğü Padişahlardır. 10 a yakın evlilik yapmış 30 a yakın çocuk sahibi olmuştur Zaro ağa. Neden çok evlendin diyenlere dayanmıyorlar ölüyorlar demiştir. 1934 yılında vefaat eden Zaro Ağa Kürtlerin en yaşlısıdır ve en ilginç yaşantısı olanıdır. Yoğurt ve Bulguru çok sevdiği çoğu gün sadece ekmekle karnını doyurduğu ve tütün içmeyi hiç bırakmadığı bilinmektedir. 29 Haziran 1934 tarihinde Şişli Etfal Hastanesinde vefaat eden Zaro ağanın 3 böbreği olduğu, beyne giden damarlarında tıkanıklık olduğu, tüberküloz hastalığına da tutulduğu otopsisinde ortaya çıkmıştır. Amerika uzun yaşamının sırrını bulmak için kalbi, Ciğeri gibi organlarını istemiş beyni ise Sultanahmet’ te ki sağlık müzesinden kaybolmuştur. Mezarı Eyüp’ te bulunmaktadır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here